9 Nisan 2014 Çarşamba

Bebek İhtiyaç Listesi

Hamile olduğunu öğrendiğin zamanlarda yepyeni ama dili farklı,kendi farklı bir dünyaya giriyor insan.Bebek malzemeleri dünyası!Önceden birşey ifade etmeyen göğüs kalkanı,biberon ısııcısı gibi şeylerin gerekliliğini,iyiliğini falan araştırırken buluyorsunuz kendinizi.Bir sürü bebek malzemesi markasıyla tanışıyorsunuz.Anlayacağınız yeni bir ülkeye gitmek gibi,yeni bir dil öğrenmek,yeni bir spor alanıyla uğraşmak gibi derya deniz bir bilgi havuzuna bilinçsizce cup diye atlamaya çalışmak.

Ben bugün kendi ihtiyaç listemi paylaşacağım.Daha sonraki postlarda da ilk etapta uzun uzun bu ne ola ki ya diye düşündüğüm bazı malzemeleri teker teker ele alacağım.Benim gibi şaşkınca bu işleri araştırmaya başlayan anne adaylarına yol gösterici olmasını ümit ediyorum.

1-Beslenme grubu

-Elektrikli göğüs pompası(Çalışmayan bir anne için el pompalı olanlar da bir tercih olabilir.Ama göğüsler düzenli boşaltılmazsa annede sorunlar olacağından bir pompa bulundurmak faydalı.)
-Anne sütü saklama kapları.(Bebek tok olduğu zamanlarda annenin memeleri rahatlatmak için süt sağması gerekebiliyor.Sütün ziyan olmaması açısndan bulundurmakta fayda var.)
-Biberon(Her ihtimale karşı bulundurmakta fayda var.)
-Emzik
-Sterilizatör(Belli aralıklarla emzik ve biberonları kaynatmak da uygulanabilir.)
-Biberon ısıtıcı(Sıcak suda da isteyen benmari usulu ısıtma yapabilir.)
-Biberon ve emzik yıkama deterjanı
-Mama kaşığı (Süt gelmezse ilk etapta bebek biberona alışabiliyor.Biberon yerine mamayı kaşıkla vermek çok daha uygun.Ayrıca ilaç vermek için de gerekiyor.)
-Emzik saklama kabı
-Termos
-Emzirme yastığı
-Emzirme önlüğü (Bir annenin boynuna attığı şalın bir ucuyla memesini örttüğünü okudum.Bana daha mantıklı geldi.)
-Biberon fırçası
-Ağız bezi

2-Bebek sağlıkve bakım grubu

-Ateş ölçer (Kulaktan ölçenler daha sağlıklı sonuç veriyor ama uzaktan temassız olanların kullanımı çok daha kolay.Ayrıca temassızlarla hava ve banyo suyu sıcaklığı ölçülebiliyor.)
-Oda ısısı ve nemi ölçer.
-Nazal aspiratör(doktor tavsiyesine göre alınmalı.)
-Tırnak makası
-Fırça ve tarak
-Pişik kremi
-Şampuan
-Vücut kremi veya yağı
-Banyo
-Banyo filesi ve süngeri
-Kova ve maşrapa
-Banyo havlusu(Bebeklerin altları açıldığında rahatlayarak çiş ve kaka yaptıkları düşünülürse birkaç tane almakta fayda var.)
-Havlu içine koymak için mermerşahi bez(İlk aylarda bebeğin cildi hassas olduğu için.)
-Bebek telsizi(görüntülü veya görüntüsüz)
-1 no bebek bezi(Çabuk 2 noya geçildiğinden çok stok yapmamak gerekiyor.)
-Islak mendil
-Kare pamuk(İlk zamanlar ıslak mendildense bebeğin altını ıslak pamukla silmek pişikleri önlemek açısından daha sağlıklı.)
-Tek kullanımlık alt açma bezi(Yıkama derdi yok,kirlenmedikçe tek kullanımda atmak da gerekmiyor.)
-Bebek bezleri için çöp kutusu ve poşetleri(Düzenli çöp toplanan bir yerde oturuyorsanız veya düzenli çöp atıyorsanız gerekli değil.)
-Banyo suyu ısısı ölçer (Temassız termometreniz varsa gerekli değil.)
-Buhar makinesi(doktor tavsiyesine göre alınmalı)


3-Bebek odası ve yatak

-Bebek odası düşünenleri için anne yanında yattığı süreler için,düşünmeyenler içinse zaten gerekli olacağından taşınabilir beşik veya park yatak(Park yataklar görüntü olarak kötü ama 2-3 yaşa kadar kullanılabiliyor ve seyahate giderken katlanabiliyorlar.)
-Yarı ortopoedik yatak ve alez (Yatağın sert olması,visko olmaması bebeğin yatak içine gömülmemesi açısında önemli.)
-Eşyaları koymak için bir dolap veya şifonyer
-Kademeli olarak ayarlanabilen lamba(Bu sayede ışık istendiği şekilde ayarlanabiliyor.)
-Kimi annelerin tercihi emzirme koltuğu
-Alt açma ünitesi (Şifonyerin üstüne alt açma minderi ve araç gereçler konarak da elde edilebilir.)
-Bebek nevresimi
-Güvenli yatış yastığı (Yan yatış yastığı veya yan da yatmaya destek olabilen iki tarafı destekli yastık)
-Bebek kıyafetleri için askı
-Gündüz için ev tipi an kucağı veya tercihe göre salıncak.
-Dönence
-Uyku tulumu(Bebeğe ilk aylarda battaniye örtülmesi üstüne çekme olasılığından dolayı önerilmiyor.Yaz bebekleri için daha ince kumaştan ve kolsuz,kış bebekleri için daha kalın tulumlar bebeği gece boyunca sıcak tutuyor.)
-Kundak(Bebeğin ayaklarını serbest bırakan,kollarını saran kundaklar bebeklere anne karnında olduğu hissi veriyor ve bebek huzurlu uyuyor.)
-Bol bol özellikle penye olmak üzere her çeşidinden battanye(Bebeği bir koltuğa bile koyacak olsanız penye battaniye seriyorsunuz.)
-Özellikle yaz bebekleri için cibinlik sopası ve cibinlik.

4-Anne ihtiyaçları

-Meme ucu kremi(doğumdan bir ay önce kullanılmaya başlanması faydalı)
-Göğüs kalkanı(Meme ucunun sütyene değmesini engelleyerek hava almasını,bu sayede iyileşmesini sağlıyor.Tahrişi önlüyor.İçinde biriken sütler kullanılabiliyor.)
-Göğüs pedi(Herkesin çok ihtiyacı olmayabiliyor.İlk etapta küçük bir kutu almakta fayda var.)
-Tercihe göre pijama veya gecelik
-Bebek bakım çantası
-Göğüs için sıcak-soğuk kompress yapılabilen jelli göğüs pedleri
-Emzirme sütyeni veya atleti(Kışın atlet,yazın sütyen daha mantıklı)
-Kullan at lohusa külotları(İlk birkaç gün için)
-Hastane için terlik
-Hasta bezi veya büyük hijyenik pedler

5-Bebek taşıma grubu

-Bebek arabası
-Kış bebekleri için bebe arabasında kullanılan ısıtıcı tulum ve aparatlar
-Yağmura karşı koruyucu
-Ana kucağı ve isofix bağlantısı (Arabası olanlar için mutlaka gerekli.)
-Sling(Kanguru tercih eden aileler de bulunmakla birlikte bebeğin kalça eklemine yük binmemesi açısından bu tarz bir taşıyıcı alınacaksa sling sağlıklı olan.)

6-Giyim grubu

-Bununla ilgili genel olarak eğer bebeğiniz 3.500 gr dan küçük doğarsa yenidoğan parçaları birkaç ay yetebiliyor ama daha büyük bebeklerde 1 ay anca giyiliyor.

-Mevsimi düşünerek alışveriş yapmak önemli.Yaz bebeğine kolsuz ve kısa kollu bodyler,kış bebeğine uzun kollu bodyler almak,kış bebeği için mont,hırka,kalın tulum almak gibi.Yaz bebeği için yenidoğan bedeninde kadife bir tulum almak kullanışlı bir tercih değil.

-Kıyafetler yüzde yüz pamuk olmalı.Ftalat(DBP) içeren baskılar olmamalı.Bebeğin kafasında geçirirken kafasının rahat geçmesi için çıtçıtlar,düğmeler bulunmalı.Bez değiştiriren kolaylık olması açısından tulumlar alttan çıtçıtlı olmalı.Bebeğe batacak,rahatsız edecek parçalar olmamalı.Etiketler kullanım öncesi tamamen sökülmeli.

-Kıyafetler yenidoğan (hastane çıkışları da yenidoğan boyunda),0-3 ay,3-6 ay diye kategorize edilerek alınmalı.Alınan şeyler yazılmalı ve liste yapılmalı ki fuzuli belli bir bedende birikme olmasın.

-Kıyafetler kullanım öncesi mutlaka yıkanıp ütülenmeli.Depolanma,mağazada bekleme sırasında pis ortamlarda durdukları düşünülmeli.

-Kız bebekler için alınan cicili elbiselerin kullanışlı parçalar olmadığı unutulmamalı.

-Eldiven ve şapka ilk zamanlar kullanılan parçalar olduğu için hastane çıkışları ve setlerden çıkan parçalar yetecektir.Ekstra almak çok gerekli değil.

-Kıyafet alışverişinde çamaşır yıkama sıklığı,annenin aşırı titizliği vs önemli faktörler.Sık çamaşır yıkamayan, iki damla sütle bebeğin üstünü değiştiren bir annenin 2 hastane çıkışıyla yetinemeyeceği malum.

-Patikli alt alırken bunların bebeğin bacağını germeye başladığı andan itibaren giydirilmemesi gerektiği unutulmamal.

-Eskiden çok kullanılan iç zıbınlar günümüz anneleri tarafından tercih edilmiyor.Çıtçıtlı bodyler yerini tutuyor.Hastane setlerinin bir kısmından zaten hiç çıkmıyor.Önden çıtçıtlı dış zıbınlar çıkıyor.

-Kullanılması önerilmeyen malzemeler-

-Pudra solunması akciğerlere zararlı.Bebekler için önerilmiyor.
-Emzik zinciri bebeğin boynuna takılabilir,kullanılmamalı.
-Annemin yakın bir arkadaşının torununun kullandığı küvet ayakları durup durup dururken küveti yere düşürdüğü için ben almayı düşünmüyorum.Sağlam bulmuyorum.
-Hoppala ve yürüteç gibi malzemeler bebeğin bacaklarına orantısız yük bindirdiğinden önerilmiyor.



8 Nisan 2014 Salı

"25. hafta:Selam gebelik şekeri!"

Evet 25. haftanın sonunda 75 gr şeker yüklemesi yaptırdım.Her gebe gibi aç karnına nasıl duracağım,o kadar şekerli sudan midem bulanır benim ya gibi serzenişlerle gittiğim doktorun muaynehanesinden elimde 2000 kalorilik diyabetik diet ve şimdi ben pasta yiyemeyecek miyim yani? sorusuyla paşa paşa evime geri döndüm ve başladım dieti incelemeye.

Şeker yok,reçel yok,pasta yok,tatlı yok,hamurişi yok.Peki ne var he ne var,şu koskoca dünyada gebe kadının seveceği isteyeceği,ay bunu da canım çekti diyeceği.

Ben size söyleyeyim bol sebze,meyve,tam tahıllı ekmek,yoğurt,peynir,süt var.Tabi ki bende memnuniyet yaratmamakla birlikte el mahkum diete uyacağız,şu 1 hafta şekerimizi ölçüp yazacağız.


Bu haftanın başka bir olayı da doktor kontrolünde bebikin yine baş aşağı döndüğünü görmem oldu.Daha yirmili haftalara gelmeden baş aşağı duran bebik önce popoyu aşağı vermiş,sonra bu da olmadı deyip boylu boyunca uzanıp yan durmuştu.Şimdi gene başı aşağı duruma geri döndü.

Vee tabi ki kasık ağrıları..Bu seferkiler şekilsiz yatmaktan değil ama,daha farklı bir ağrı.Gün geliyor kaldırmıyor yerinden.En iyi çözümü dinlenmek ve fazla ayakta durmamak.

Son olarak bu hafta aç karnına pijamalarla kilom 63.Yani 600 gr alınmış.Fena değil.İşin içine şeker de girdi artık dikkat etmek gerek.

2 Nisan 2014 Çarşamba

"Hamile destek yastığı ve hamileler nasıl yatmalı?"

Yaklaşık 20. haftada aldığım ve sanırım bir işe yaramayacak diye düşündüğüm bu destek yastığını göbeğim belirginleştiğinden beri yanımdan ayırmıyorum.Malum gebelerin yüzüstü yatmaları zaten mümkün değil,sırtüstü belli bir zamandan sonra isteseniz de rahat nefes alarak yatamazsınız hem de sırtüstü yatınca vücudun büyük toplardamarı vena cava inferior a yapılan baskı sonucu kalbe geri dönen kan miktarı azalır.Bunun sonucu da tansiyon düşmesi,fenalaşma,bebeğe az kan gitmesi ve buna bağlı NST de kalp atımlarında bozukluk görülmesi ortaya çıkar.Nereye yatacağız derseniz,çoğu kişinin bildiği gibi yan yatacağız özellikle de sol yanımıza.
Neden sağ değil de özellikle sol derseniz çünkü vücudun solunda vücudun büyük atardamarı aort,sağında ise büyük toplar damarı vena cava inferior vardır.Atardamarlara kan çok büyük basınçla gider ve bu nedenle üstüne bebek baskı da yapsa kan akımını engelleyemez.Toplardamarlar ise kalbe kanı geri götüren düşük basınçlı damarlardır ve basınçla yolları engellenebilir.Bu nedenle sola yatmak daha iyi olmakla birlikte tam sağ yatmak da sırtüstü yatmaktan iyidir.

E tabi yana yatan hamilenin göbeği de azıcık havada kalır,aşağı sarkıp yatağa değmek ister,değemez ayarlamak gerekir vs..İşte bu durumda bu yastık oldukça işlevsel.Ne olacak normal bir yastık koyabilirim diye de düşünebilirsiniz ama bu yastığın yanda düşük seviyeden yüksek seviyeye doğru gitmesi istediğiniz gibi göbeği koyup rahat pozisyonu bulmanızı sağlıyor.Normal yastıkla bunu yapamıyorsunuz.

Uzun lafın kısası 20 tl civarında çoğu yerde satılan bu yastığı severek kullanıyorum ve her gebeye de öneriyorum.

"24.hafta:Korku..."

24. hafta yazısı biraz gecikti.Çünkü 24. haftaya girildiği anda büyük bir korku musallat oldu başıma.24.haftada ülkemizde genel olarak kabul edilen yaşam sınırı.Ama 24 haftada doğan bebeklerin yaşam şansı ülkemizde %10 u geçmiyor maalesef,25. hafta olduğunda ise bu oran %50 ye kadar çıkıyor.Gene de 30 haftadan önce doğmuş bir bebeğin ilerde karşılaşacağı sorunlar büyük,yoğun bakım süresi uzun.Dolayısıyla yaşam sınırına geldiğimizde aklımdan devamlı bunlar geçmeye başladı ve içimi derin bir korku kapladı.Malum kasılmalarım ve erken doğum tehditim devam ediyor.Rahim ağzı uzunluğum şimdilik kötü olmasa da bu kasılmalar sonucu oluşacak ani bir açılma korkusu içindeyim.

Tabi ki ne olacak ne bitecek Allah bilir,sanırım çok düşünmeden dinlenmeye devam etmem lazım...

Gelelim bu haftanın güzelliklerine.Artık tekmeleri babası da elini koyara çok net hissetmeye başladı.Bu tekmelerin bazıları servikse yani rahim ağzına doğru atıldığında vajen içinde bir gıdıklanma hissediyorum..:)Daha önce hastalar bebeği aşağıda hissediyorum,rahme vuruyor dediğinde(hastaların çoğu için vajen,rahim ağzı,idrar yolu toptan rahimdir.) ne demek istediklerini anlayamazdım,şimdi çok net anlıyorum.Kendimi bazen ısrarcı tekmelere karşı vurma oraya yaa,vurma yaa derken buluyorum.:)Annem ve ablamla konuştuğumda aynı durumu yaşadıklarını öğrendim.Ablam bir de mesanene vurunca gör dedi ve sanırım o da başladı.Mesaneye bir tekme ve ani çiş gelme hissi.:)

Bu haftaın başka bir önemli konusu ise benim 62 kg 400 gram olmuş olmam.(1 haftada 2 kg 100 gr!) Tamam azıcık abartarak yemiş olabilirim ama müthiş bir pasta isteme durumu yaşadım ve yeni yeni geçiyor.Çocukluğundan beri süt içmeyen de biri olarak hem bu eksiği kapatmak,hem de ani tatlı krizlerini kontrol altına almaya çalışmak amacıyla az şekerli sütlü tatlılar yapıp yemeye karar verdim.

Son olarak ise yabancı dizi sevenlere bir öneriyle yazımı bitireyim.Bu aralar Revolution izlemeye başladım.Elektrikle ilgili herşeyin sebebi bilinmeyen bir şekilde çalışmayı bırakmasıyla insanlığın yaşadığı durumu anlatan oldukça sürükleyici bir dizi.Dizi izlemeyi sevenlere önerilir.